Translate

19 Mayıs 2016 Perşembe

                                                VİRÜSLER
Virüsler sonuçta verecekleri zarara göre ya ilk çalıştırmada faaliyete geçerler yada olabildiğince yayılmayı bekleyip toplu zarar verme yolunu seçebilirler.Türleri ne olursa olsun virüslerin amacı o bilgisayara bir yoldan zarar vermektir.





VİRÜSLERİN ZARARLARI NELERDİR?
1)Disketleri formatlayabilir,kopyalayabilir.
2)Dosyaların adlarını silip veya değiştirebilir.
3)Başka bilgisayarların belleğine dosyaları yükler veya belleklerinden dosyaları silebilir.
4)Programın işleyişinde aksaklıklar getireceği gibi bilgisayarın çalışmasını engelleyerek
veya bozarak zarar verebilirler.örneğin Çernobil virüsü gibi.anakart üzerinde bulunan bios giderek bios programının çalışmasını durdurmuş bilgisayarın açılmasını engellemiştir.
5)Bilgisayarda yavaşlama kilitlenme ve bazen dosyaların bozulmasına neden olurlar.
6)Hardddiskin formatlanmasına biosların silinmesine neden olurlar.vb. gibi virüslerin bir çok zararı vardır.

BİR BİLGİSAYARDA VİRÜS BELİRTİLERI NELERDİR?


a)Program yüklemeleri normalden daha fazla zaman alır.
b)Disk alanları azalır.
c)Bozuk sektör artar.
d)Mevcut ram sürekli azalır.
e)Programların normal çalışmaları bozulur.
f)Kendilerine ait olmayan hata mesajları görüntülerler.
g)Ekranda ilginç şekil ve karikatürler oluşur.
h)Dosyalar kaybolur.
I)Dosya bilgileri değişir.(uzantısı,adı,tarihi gibi)
k)Nasıl oluştuğu bilinmeyen dosya ve dizinler belirir.


Herhangi bir yazılımın virüs olabilmesi için ne gibi özelikleri olmalıdır?
1)Çalıştırılabilir olmalı(aktif)
2)Kendi kendini kopyalayabilmeli(çoğalma ,yayılma)
3)Diğer program ve komutları kendi isteği doğrultusunda yönetebilmeli(kod değiştirme özelliğinden dolayı)
4)Kendini yenileyebilme
5)Kendini saklayabilme
6)Kendini gizleyebilme
gibi özeliklere sahip olmalıdır.





18 Mayıs 2016 Çarşamba

SİBER SALDIRI

Günümüzde yaygınlaşan internet kullanımıyla birlikte siber saldırı, bir diğer deyişle sanal saldırı olayları da artmaktadır. Cep telefonu, sosyal medya ve iletişim ortamları, web siteleri, online oyunlar, elektronik posta aracılığıyla bir kişi veya bir grup tarafından başka bir bireyi karalayıcı, küçük düşürücü yayın ve duyurular yapılarak kişilik haklarına saldırılması siber(sanal)saldırıdır.
Siber saldırı normal hayattaki zorbalığın sanal ortama taşınmış halidir. Bilinçli bir şekilde uygulanan bu saldırıda kişi; taciz, tehdit ve şantaj gibi durumlarla karşı karşıyadır. Siber saldırı iki şekilde olur. İlkinde kişilerin şifreleri ele geçirilir, web sitelerine yönelik saldırılar düzenlenir, virüs taşıyan mesajlar ve spam mesajlar yollanarak elektronik saldırı uygulanır.İ kincisi daha tehlikeli bir saldırıdır. Burada tamamen kişiyi aşağılamak, küçük düşürmek, onu zor durumda bırakmak için psikolojik bir saldırı uygulanır.
Siber saldırılara daha çok çocuklar ve gençler maruz kalmaktalar çünkü onlar sanal ortamda daha çok bulunuyor ve yetişkinler kadar tedbirli davranamıyorlar. Siber saldırıya maruz kalan çocuklar ve gençler kendilerine ya da ailelerine zarar verileceği yönünde tehdit aldıkları için korkup, bu durumu ailelerine söyleyemiyorlar. Bu durum onlarda ciddi psikolojik sorunlara yol açıyor. Yaşadıkları bu sorunlardan dolayı intihar eden bir çok kişi vardır. Çocukların ve gençlerin bu tür sanal saldırılara hedef olmasındaki en büyük etken onların gelişim sürecinde olmalarından dolayı, her türlü etkilenmeye açık olmalarıdır. Onlarda yaygın olan öğrenme ve merak duygusu gerçek hayatta da sanal ortamda da kötü niyetli kişiler için bulunmaz bir fırsattır.
Çocuğumuz veya bir yakınımız sanal saldırıya maruz kalıp bunu bize söyleyemiyor olabilir. Fakat bizler onların değişen bazı hal ve hareketlerinden maruz kaldıkları bu saldırıyı anlayabiliriz. Örneğin; interneti çok sık kullanırken artık internet kullanmaktan kaçınıyorsa veya internet kullanımında dikkat çekecek bir artış olduysa, internet kullanırken ne yaptığının görülmesini istemiyor ve bunu sizin görmemeniz için özel çaba sarf ediyorsa, gereksiz sinir, panik ve korku hali varsa, sizinle konuşmaktan kaçınıyor, sorduğunuz sorulara kaçamak cevaplar veriyorsa dikkatli olun.Bu tür durumlarda kayıtsız kalmayın, bir süre kendi haline bırakayım o bana açılır diye düşünmeyin. Siz böyle düşünürken onun maruz kaldığı psikolojik baskı artık başa çıkamayacağı bir hal alabilir. Şüphelendiğiniz durumlarda kişiyle iletişime geçmeye çalışın, ona yalnız olmadığını hissettirin. Eğer iletişime geçemiyorsanız mutlaka bir yolunu bulup onu psikoloğa götürün.
Dünya üzerinde siber saldırıyı meslek edinminş kişi ya da örgütler de bulunmaktadır. Bu örgütlerin gerçekleştirdiği siber savaşların boyutları oldukça büyük olmakla beraber bir iki kişiye yönelik değil genelde bir toplum ya da ülkeye yönelik olmaktadır. Ülkemize yönelik de ara ara siber saldırılar olup internet bağlantısı ya da hızlarında düşmeler yaşanmaktadır.

FC BARCELONA
FC Barcelona (tam adıyla Futbol Club Barcelona ya da takma adıyla Barça), İspanya'nın Katalonya özerk bölgesindeki Barselona kentinde bulunan futbol kulübü. 1899 yılında, Joan Gamper önderliğinde, İsviçreli, İngiliz ve İspanyol bir grup tarafından kurulmuştur.Katalan bölgesini temsil eden kulübün sloganı "Més que un club" (bir kulüpten daha fazlası) cümlesidir. Barça marşı ise, Josep Maria Espinàs tarafından bestelenen Cant del Barça'dır.
Barcelona, La Liga'dan düşmeyen üç kulüpten biri olup, Real Madrid ile beraber İspanyol futbolunun en başarılı temsilcileridirler. 1928'de İspanyol Profesyonel Futbol Ligi La Liga'nın on kurucu üyesinden biri olan kulüp, 1929'da ligin ilk şampiyonu olmuştur. İspanya'da 24 La Liga şampiyonluğu, 27 İspanya Kupası, 10 İspanya Süper Kupası, 4 Eva Duarte Kupası ve 2 Lig Kupasışampiyonluğu bulunmaktadır. Avrupa'nın en başarılı kulüpleri arasında yer alan Barça 'nın 12'si Avrupa kupalarında olmak üzere, 16 uluslararası kupası bulunmaktadır.5 Şampiyonlar Ligi, 4 Kupa Galipleri Kupası, 3 Fuar Şehirleri Kupası (günümüzdeki adıyla Avrupa Ligi), 5 UEFA Süper Kupa ve 2 Dünya Kulüpler Kupası 'nı müzesinde bulundurmaktadır. 1955 yılından beri, her sene Avrupa arenasında mücadele etmektedir.
Futbol takımı 2009 yılında mücadele ettiği 6 turnuvada da şampiyon olarak bir ilki gerçekleştirmiştir. Takım 2009 yılında Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, La Liga, İspanya Kral Kupası, İspanya Süper Kupası ve FIFA Dünya Kulüpler Kupası'nda şampiyonluğa ulaşmıştır. Kulübün stadyumu Camp Nou'dur ve taraftarlarına Culés denir, diğer ad ise Ultras Barça'dır. Kulübün taraftarları arasında,İspanya'nın şu anki başbakanı José Luis Rodríguez Zapatero da vardır.
FC Barcelona bünyesinde bir yedek futbol takımı (FC Barcelona B) ve bir genç futbol takımı (FC Barcelona C) da vardır. Bunlar dışında, kulübe ait profesyonel basketbol, hentbol, futsal ve patenli hokey takımları vardır.
Total Futbol Felsefesi
Total futbolu dünyayla tanıştıran isim 1974 Dünya Kupası'nda Hollandalı Johann Cruyff olmuştur.Genelde 4-3-3 sistemiyle oynanan sistem "takım halinde hücum, takım halinde savunma" ilkesine dayanır. 1970 ve 80'li yıllarda her oyuncunun yer değiştirerek oynadığı ve bireysel yeteneklerin daha ön plana çıktığı sistem, günümüzde oyuncuların eskiye oranla daha fazla bölgesinde durarak alan daraltan ve tek pasa dayalı takım oyunu şeklindedir. Adeta kaleci bile bir savunma oyuncusu gibidir.Cruyff'un Barcelona'ya 1988'de hoca olmasından sonra kolları sıvamış ve sistemi oturtmaya çalışmıştır.Barca ilk Şamp.Kulüp.Kupasını 1992 senesinde onun döneminde kazanmıştır. 2003'te başka bir Hollandalı olan Frank Rijkaard'ın takımın başına gelmesi ile bu sistem yeniden denenmiş 2008'de alt yapı sorumlusu olan ve takımın eski futbolcusu olan Guardiola'nın teknik direktör olması ile zirveye ulaşmıştır.Takım o sene 6 kupayı birden kazanmıştır.

Rekabetler


El Clásico


Barcelona ile Real Madrid arasındaki ezeli rekabet El Clásico adıyla anılmaktadır. Bu rekabet İç Savaş yıllarında siyasi alanda da boy göstermiş, Katalanlar ve Kastilyalılar arasında kültürel ve siyasi gerilimler baş göstermiştir.
Francisco Franco döneminde Katalanlar başta olmak üzere tüm bölgesel kültürlere baskı politikası uygulamıştır. İspanyol topraklarında İspanyolca dışındaki tüm dillerin konuşulması yasaklanmıştır. Bu dönemde FC Barcelona Katalan halkının sembolü haline gelmiş ve "Més que un club(Bir kulüpten daha fazlası) adıyla anılmıştır. Diktatörlük döneminde Barcelona'yı desteklemek Manuel Vázquez Montalbán'ın da söylediği gibi Katalan olduğunu göstermenin en dikkat çeken yoluydu. Bu yöntem anti-Franco harekete katılmadan diktatörlüğün muhalifi olduğunu göstermenin de bir yoluydu. Barcelona'nın muhalefeti simgelediği İç Savaş döneminde Real Madrid ise baskıcı merkeziyetçilik anlayışının ve faşist rejimin bir simgesi olarak görülmüştür.
Günümüzde yalnızca sportif anlamda süren bu rekabet futbolcu transferleri, kupa şampiyonlukları, mali gelir gibi alanlarda sürmektedir.

El Derbi Barceloní


Barça'nın aynı şehri temsil eden rakibi Espanyol ile oynadığı maçlara denir. Geleneksel olarak, Franco rejimi sırasında özellikle Barcelona vatandaşların büyük çoğunluğu tarafından, Espanyol Barcelona devrimci ruhuna tezat, merkezi otoriteye uyum bir tür ekili bir kulüp olarak görüldü.
Barcelona'nın yerel derbide Espanyol'a karşı ezici bir üstünlüğü var. Espanyol, Barcelona'yı en son 2008-09 sezonunda yenmeyi başardı. 1950-51 sezonunda Espanyol Barcelona'yı 6-0 gibi farklı bir skorla yendi. İki takım arasında oynanan 152 maçta Barcelona 84 kez yenerken Espanyol 34 kez yendi, diğer 34 maçta da beraberlik yaşandı. Barcelona Espanyol ağlarına 278 gol gönderirken, Espanyol Barcelona ağlarına sadece 171 gol atabildi.

Sponsorluk

Barcelona, kuruluşundan itibaren forma reklamı almamıştır. 14 Temmuz 2006 tarihinde, kulüp UNICEF ile forma reklamı konusunda beş yıllık anlaşma yaptığını duyurmuştur. Kulüp bu anlaşma sonucunda, hiçbir ücret almayıp, bu süre boyunca yılda 1.5 milyon  UNICEF'e bağışta bulunmaktaydı.2011 yazında Qatar Foundation ile anlaşmıştır. Ayrıca Qatar Airways Barcelona'nın ulaşım sponsorudur.
Dünyanın 1 Numaralı Takımı
FC Barcelona 2014/15 sezonunda hızlı bir yükselişe geçmiş ve LA LİGA,Copa Del Rey,Şampiyonlar Ligi ve FİFA Dünya KUlüpler Kupası olmak üzere tam 4 tane kupayı evine götürmüştür.

ŞAMPİYON BARCELONA!



TEKNOLOJİ VE GENÇLİK

        Teknolojinin hızla gelişmesi ve buna bağlı olarak teknolojik araç gereçlerin artmasıyla yeni nesilde hızla artan bir doyumsuzluk ortaya çıkmıştır. Doyumsuzluk tüketim toplumunun olmazsa olmazı durumuna gelmiştir.

         Piyasaya bir bilgisayar veya bir cep telefonu sürülüyor. Çok güzel, son derece güzel özelliklere sahip. Reklamlar sayesinde geniş kitleler bu yeni çıkan ürünlere rağbet ediyor. Ancak kısa bir süre sonra yeni modeller piyasaya sürülüyor. Sunulan yeni modeller piyasada hep alıcı bulabiliyor. Cep telefonları bir öncekine nazaran azar azar artırılan özellikler ile her daim alıcı bulabiliyor. Hatta yeni bir telefon çıkacak da ilk alanlardan olacağım diye yarışan gençler, insanlar var.

           Tatmin olamıyoruz, kendimizi tutamıyoruz. Yeni bilgisayar, yeni cep telefonu, yeni araba ve bunun gibi sayamayacağımız pek çok şey. Elimizde olan uzun süre bizim ihtiyaçlarımızı karşılayabildiği halde değiştirmek istiyoruz. İlk fırsatta bunu yapıyoruz.

          Gençler, çocuklarımız modanın yakın takipçisi olmak istiyorlar. Bu durum onları tüketim çılgını haline getiriyor.

          Gerçek ihtiyaçlarla sahte ihtiyaçlar arasındaki ayrımın ortadan kalktığı tüketim toplumunda birey, tüketim mallarını satın almanın ve bunları sergilemenin toplumsal bir ayrıcalık ve prestij kazandırdığına inanır oldu. Gençler arasında rekabet oluştu. Bu durum ayrıca marka takıntısının ortaya çıkmasına sebep oldu. Marka ürünlerle aynı kalitede ürünler piyasalarda bulunabilirken çok daha fazla ücretler ödenerek marka ürünler tercih edilir oldu. Her türlü üründe marka takıntısını görmek mümkündür. Çok düşük ücretlerle çalışan birçok insanda bugün son model cep telefonları görebiliyoruz. Çocuklarımıza en temel ihtiyaçlar dururken önce öncelikli olarak en pahalı telefonlardan alıyoruz.   Bu durumda cep telefonuyla çok zaman geçiriyorlar, derslerden uzaklaşıyorlar, çevreleriyle iletişimlerini koparıyorlar. İletişim dünyasında iletişimsizlik baş gösteriyor. Yüz yüze iletişim kurmak yerine sanal ortamda zaman geçiriyorlar.

         Marka takıntısı olup da alışveriş düşkünlüğü olmaz mı? Alışveriş merkezleri, restoranlar, kaffeler, internet kaffeler ibadethane haline getirdikleri mekanlara dönüşmüştür. Gençler hiçbir kültürel faaliyetlerde bulunmadan boş vakitlerini alışveriş merkezlerinin vitrinlerinde, sinema salonlarında, internet kaffelerde veya fast food mekanlarında geçirmektedirler.  

          Gittikçe gelişen ve değişen dünyada teknolojinin getirdiği yenilikler ve bunlara bağlı kolaylıklarla birlikte insanların toplumdaki duruşları ve bakışları da değişmektedir. İnsanların maddi gücü olmasa da çevresindeki insanların sahip olduklarını örnek alıyorlar ve sahip olmak istiyorlar. Onların çocuklarının ‘’şu’’ su var, şu okullarda okuyorlar, benimkinin ne eksiği var, benim çocuğumun da olmalı anlayışı gelişiyor. Bu durum toplumsal baskının oluşmasına sebep oluyor. Sonuçta bütün bunlar bizleri, tüketime yönlendiriyor ve mutsuz bir toplum ortaya çıkıyor.

        Globalleşen dünyada çağa ayak uydurmak, yenilikleri takip etmek gerekir tabiî ki, ancak iyi yönlerini almak doğru şekilde, doğru zamanda teknolojik araç gereçleri kullanabilmek, ihtiyacımız olan ve olmayan arasında bir denge oluşturabilmek, alışveriş çılgınlığımızı yenebilmek bizler ve çocuklarımız için gerekli ve dikkate alınması gereken bir konudur.   




        


          


          
        

Dc Kahramanları (ilk 25)

                   
                  DC KAHRAMANLARI
                             (ilk 25)
 1934 yılında National Allied Publications adıyla kurulan Dc Comics, adını kendi serilerinden biri olan "Dedective Comics" in baş harflerinden almaktadır.Çizgi romanın tanınması,sevilmesi ve populer olması konusunda Marvel la başı çeken Dc Comics yine çizgi romanların altın çağını yaşadığı yıllarda da zirvedeki isim olmuştur.

25)Dominus


Kozmik bir varlık olan Kismet'in güçlerini ele geçirmeye çalışan Tuoni başarısız olur. Kismet ise merhamet edip öldürmediği Tuoni'yi  boyutlar arası bir zindana kapatır. Kriptonlu bir bilim adamı ve yardımcısıyla zindandan kaçmaya çalışan Tuoni'nin bedeni kozmik bir güçle dolar ve Dominus a dönüşür.



24)DEMONS THREE
Abnegazar,Raht ve Ghast adında bu üç iblis Timeless One diye bilinen varlık tarafından sürülmeden önce milyarlarca yıl galaksiye hükmetmişlerdir. Büyücü yardımıyla sürgünlerinden kurtulup dünyaya gelmeyi başararan üç kardeş, Justice League i tamamen yok etmenin eşiğine gelmişlerdir. Güçlerini üç mistik nesne olan Green Bell of Uthool, Silver Wheel of Nyorlanth ve Red Jar of Calythos'dan alırlar.


23)TRIGON
Yüzyıllar önce dünya üzerinden sürülen bi kavim,boyutlar arası bir diyarı kendine ev edinir.Asırlar boyunca barışve huzuru benimseyen bu kavmin ruhlarındaki bütün kötülük ve nefret evren tarafından emilerek dışarı gönderilir. Evrende başıboş şekilde dolaşan bu kozmik gücü gözüne kestiren bir ırk,bu gücü kendi emri altına almak için ugraşır. Gücü ele geçiren ırk bu güce bir beden bulmaya karar verir. Yeni doğan bir bebek seçilecek ve bu güç ona verilicektir.  Seçilen bu bebek Trigon dur.


22)NEKRON

Ölüleri diriltme yeteneģi olan Nekron,bu yeteneğini süper kahramanların yada kötülerin ruhlarını ele geçirmek için kullanır. 


21)S'İVAA
Eski tanrılar ırkı yok olduktan sonra yerine yeni tanrılar ırkı gelmiştir.İşte o sürede evrende  korkunç Antik Gölgeler ırkı dolaşmaktadır.S'ivaa ise bu ırkın son kalanı ve en güçlüsüdür. S'ivaa galaksileri yok edebilicek güctedir.


20) THE QUANTUM OF MECHANICS

Evreni oluşturan Big Bang dan hemen sonra gelişen bi ırk olan Quantum of Mechanics milyonlarca yıl yaşamışlardır ancak ölümsüz değillerdir. Ölumsüz olmadıklarını anlayan bu ırk galaksileri dolasarak kendilerine hizmetkarlar ararlar.Tanrısal gücleri olan bu ırkın amacı, bu hizmetkarları eğiterek öldüklerinde kendi mükemmelliklerine uygun cennet hazırlamalarını sağlamaktır. Bu ırkın içinde ölümsüz olduklarını düşünen bir ırk ise gezegenleri fetheder ve kendi cennetlerini kurmak ister.


19) NEKRON
Ölümün ve karanlığın yegâne sahibidir. Gerektiğinde ölüleri diriltip kendi egemenligi altına alabilir.


18)RAMA KUSHNA
Himalayaların zirvesinde bulunan Nanda Perbat diyarının tanrıçası olan Rama,evrendeki denge ve karmanın sorumlusudur.

17)NEH-BUH-LOH                                               

Qwewq adında yaşayan bir gezegenin yetişkin halindeki formu olan Neh-Buh-Loh, Vampir Güneşinin Soğuk Diyarı nın temsilcisidir.


16)PARALLAX                                                
Şeytani bir parazit olan Parallax evrende 7 duygunun sahibi olan antik canlılardan biridir


15)LORDS OF CHAOS                                     
Evrenin tümüne kaos ve kargaşayı yaymaya kararli tanrısal varlıklar.Kendilerine seçtikleri temsilcileri istedikleri gezegene göndererek kaos yaratırlar.


14)LORDS OF ORDER
Düzenin efendileri olan bu varlıkların evrendeki en büyük düsmanları Lords of Chaos dur. Kaosa karşı düzeni korumakla görevlidirler.

13)KİSMET
Dc universe'ün ölümsüz tanrılarından biri olan Kismet evrenin yegane koruyucusudur. Superman in hayatındaki önemli anlarında ortaya ćikan ve ona yardım eden Kismet o zamanlardan beri evrende pek görulmemiştir. Gücü Pek bilinmez.


12)THE MONITORS
Multiverse bir ırk olan Monitorslerin amaci bütün Multiversleri korumaktır.



11)ANTI-MONITOR
The Monitors ırkı içinde Anti-Madde evrenine karşılık gelen anti-monitörün sorumlusu ve Sinistro Coprsun lideridir.


10)KRONA
Antic Maltusian ırkının bir üyesi olan Krona müthiş bir zekaya sahiptir. Ancak evrenin kökenini ve nası yaratıldığını bulmaya yönelik çalışmaları onu tuketmiştir.

9)MR. MXYZPTLK                                          
Beşinci boyuttan gelen küçük bir iblistir.Eglenmeyi çok sever,hemen hemen herşeyi yapabilir.
                

8)THE ENDLESS                                            
Evrende bilinen herşeyden önce varolan ölümsüz,tanrısal güçlerde yedi kardeşten olusan bir ailedir.


7)DECREATOR                                                    
Kozmik varlık olan Decreator Tanrının gölgesi olarak bilinir.Gerçekliğin kendisini yok etme yada yeniden yaratma gücüne sahiptir.


6)ECLIPSO                                                      

Tanrı öfkesini evrenin kötülüğü temizlemek ve yok etmek için fiziksel bir formal dönüştürdü.


5)SPECTRE                                                      
Tanrı'nın Öfkesinin asıl ve yegâne sahibidir. Gücleri sınırsıza yakın olan bu tanrıvari varlık kendine ölmüş birini seçerek bedenini kullanır.


4)ZAURIEL                                                     
Evrendeki hayatin yaratılışi sırasında tanrının emrindeki koruyucu meleklerden biri ve cennetin 4 ırkından biridir.


3)MICHAEL DEMIURGOS                            
Lucifer Tanrı tarafindan cennetten kovulduğu sırada , Lucifere karşi savaşan ancak kaybeden Michael ona bahşedilen kutsal güçler sayesinde yaratilan en güclu varlıktır.


2)LUCIFER MORNINGSTAR                        
Tanrının melekleri içinde en güzeli ve en gurulusu olan Lucifer isyanindan sonra Tanrı tarafindan cezalandırılarak yönetmesi için cehenneme gönderildi. 10 milyar yildan fazla cehennemi yöneten Lucifer ,Tanrınin büyük planından ve gazabından kurtulmak için bütün evreni dolaşarak bir kaçış yolu arar.


1)THE PRESENCE                                               
Dc Universe'ün yaratıcısı,tanrısıdır. The Voice olarak da bilinir. Hakkında çok az bilgi bulunan Presence Dc universe karakterleri arasında  çok çok azı tarafından görülmüştür. Ancak görüldüğü hiçbir form onun gerćek yüzü değildir.

KORE KÜLTÜRÜ

1.HANBOK: Geleneksel Kore Giysisi
Her tarihi dizide ya da Kore'de halen temsili krallıkların olduğu düşünülen dizilerde bolca rastladığımız ve benim de en çok giymeyi istediğim bir kıyafettir.Hanbok,günümüzde çoğunlukla sevinçli günlerde ya da düğünlerde veya cenaze törenlerinde giyilirmiş.
Kadın Hanbok'u, vücuda sarılan çima eteği ile çogori denen kısa ceketten oluşurmuş ve Erkek Hanbuk'u da kısa çogori ile paci pantonundan oluşuyormuş. 






2.KİMÇİ İLE BULGAGİ: Sağlıklı Yemekler
Bulgogi'nin sözcük anlamı 'ateş yemeği 'imiş ve Koreliler arasında çok sevilen bir yemekmiş. Mayalanmış bir sebze yemeği olan Kimçi ise baharatlı bir karşı yemek sağlarmış. Bulgogi her türlü etten yapılabilirmiş,ama en çok sevilenler sığır ve domuz etiymiş.
Doğru tadı sağlamak için eklenen baharatlar hem bulgogi hem de kimçi için çok önemliymiş. Kimçi'nin kalorisi ve kolestrolü düşük,lif oranı yüksekmiş. Vitamin bakımından elmadan daha iyiymiş ve dolayısıyla 'her gün biraz kimçi, doktoru uzakta tutar' diyebilirmişiz. 



3.HANGIL:Kore Alfabesi

Hangıl,14 ünsüz,10 ünlüden oluşur.Bir ünlü ile bir ünsüz hece oluşturur.Bu yolla,hangıl ile binlerce sözcük kurulabilir ve her ses gösterilebilirmiş.Yalınlığı ve görece olarak az sayıda harfi dolayısıyla, Hangıl'ı öğrenmek kolaydır.Alfabenin bu kolaylığı sayesinde,Kore'de okuma yazma sorunu kalmamıştır.




4.ÇONGMİYO ÇERYAK :Atalar Töreni Müziği


Çosan Krallığının (1392-1910) kral ailesi olan Çoncu Yi kabilesinden gelenler,her yıl mayısın ilk pazarında ,hanedanın Seul'ün merkezinde bulunan Çongmiyo Türbesi'nde görkemli törenler düzenleyerek atalarını anarlarmış.
Tören epeyce kısaltılmış biçimiyle yapılsa da ,aralarında taştan ve tunçtan çanların ,çeşitli davulların da bulunduğu 19 değişik klasik müzik çalgısı kullanılarak geleneksel tören için çok özel bir müzik sunulurmuş. 




5.MASKELER VE MASKE DANSI TİYATROSU
Tal denen maskeler,eski tarihlerde kağıt,ağaç, sukabağı ve kürkten yapılırmış.Çoğunlukla,Koreli bir insan yüzünün ifadesini ve kemik yapısını yansıtır,bazen de tanrılar ve gerçek ya da düşsel hayvanları simgelerlermiş. Biçimleri çarpıtılmış ya da aşırı abartılmış olurmuş,çünkü Tal-çum denen maskeli dans tiyatrosu genellikle geceleri odun ateşi ışığında sergilenirmiş.






6.KORE GİNSENG'İ
Çince'de 'insan otu' anlamına geliyormuş. Ginseng,iklim ve toprağın dünyanın en iyi nitelikte ürününü verdiği Kore’de yaygın olarak üretiliyormuş. Dünya’nın başka bölgelerinde üretilen ginseng’den ayırt etmek için, Kore sözcüğünün türetildiği ‘Koryo’hanedanı ile ilgili olarak “koryo’i”deniyormuş.
Ginseng hem koruyucu hem önleyici olarak kullanılıyormuş. Geleneksel olarak , ginsengin yaşamsal organları güçlendirdiğine,kalbi canlandırdığına ,mideyi koruduğuna ,dayanıklılığı artırdığına ve sinirleri gevşettiğine inanılıyormuş. Ginseng , doğu tıbbının temel maddelerinden biridir,ama Koreliler onu daha hafifçe çay ya da içki olarak kullanırlarmış.






7.BULGUKSA TAPINAĞI VE SEOKGURAM MAĞARASI

Kore’deki Buda tapınaklarının en büyük ve en güzellerinden biri olan Bulguksa, eskiden Şilla Krallığı’nın başkenti olan Kyongcu’daymış. Budaistlik'i kabul eden ilk kral olan Kral Popıng (514-540)burayı ülkesinin zenginlik ve huzuru için dua etmek için yaptırmış.
Tapınağın bugünkü yapısı ,yeniden yapıldığı 751yılından kalmaktadır. Tapınakta başlangıcında 80 bina varmış-bugünkünün on katı kadar. Bulguksa’nın arkasındaki dağın yükseklerinde,insan eliyle yapılmış ve dünyadaki Budaist mağaralarının en güzellerinden biri olan Seokguram bulunuyormuş. 
Seokguram, birbirine bir koridorla bağlanan ,dikdörtgen bir giriş holü vekubbeli ,yuvarlak bir iç odadan oluşuyormuş.
Seokguram ve Bulguksa,1995 yılında UNESCO’nun Dünya’nın kültürel mirası listesine girmiş.







8.SEOKRAKSAN DAĞI
Güneyde Seokraksan ile kuzeyde Kımgangsan. Seokraksan ,kuzeydeki destansı Kımgangsan ya da Elmas dağlarının en güneydeki uzatısıymış.





9.KORE SANATÇILARI

Kore sanatçıları deyince aklınızda SS501,Shinee,BTS, EXO geliyorsa yanılıyorsunuz.
Koreliler müzik ve görsel sanatlardaki yetkinliklerini kanıtlamışlardır.
Kemancı Sarah Çang ilk albümünü 9 yaşındayken çıkarmıştır.
Bir başka ünlü Koreli kemancı olan Çang Kyanvha ,25 yıldır uluslar arası sahnelerde en çok aranan müzisyenlerden biri olmuştur.
Soprano(müzikle kötü şarkı söylemek dışında bir alakam olmadığından soprano nedir diye baktım ,en tiz kadın veya genç erkek çocuk sesine verilen teknik bir isimmiş) Jo Su Mi ,onun’tanrı vergisi bir sesi’ olduğunu söyleyen dünyaca ünlü orkestra şefi Herbert Von Karajan tarafından keşfedilmiştir.
‘video sanatının babası’, Kore doğumlu Pek Namcun’un mesleğine müzisyen ve besteci olarak başladığını öğrenmek çoğu kimseyi şaşırtıyormuş.



10.BASIM GELENEĞİ

Kore’de ağaç üzerine baskı geleneği 8.yy’da başlamış. Dünyanın ilk madeni harflerle basma tekniği ,Alman Gutanberg’den 200 yıl önce Korelilerce geliştirilmiş.
Korya Hanedanı(918-1392)halkı,Budacı elyazmalarının halen var olan en eski tahta kalıpları olarak bilinen Tripitaka Koreana’yı 13.yyda var etmiş.(bu Kore eskiden de yerinde durmuyormuş)
Tripitaka Koreana,1995’ten beri UNESCO’nun Dünya Mirası Listesindeymiş.


11.GELENEKSEL ÇALGILAR
Eski kuşaklardan bu güne 60 geleneksel Kore çalgısı varmış. Bunlar arasında her ikisi de 6.yy’dan önce oluşturulduğu sanılan 12telli zither (kayagum) ile 6 telli zither(komungo)bulunuyormuş.
Gelneksel Kore çalgıları genel olarak 3 bölüme ayrılabilirmiş:yaylı ,üflemeli,vurmalı çalgılar.Kim duk su Sumulnori vurmalı çalgılar dörtlüsü , Kore ve dışarıda çok kendine özgü bir müziksel deneyim sunan geleneksel ritimler ile modern beste birleşimlerinin dinamikliğiyle tanınmış.




12.TANÇONG :Binalardaki Süsleme Sanatı
Tançong,binalarda ve başka nesnelerde güzellik ve görkem yansıtmak için kullanılan,Kore’ye özgü bir süsleme sanatıdır.
Tançong için 5 renk kullanılırmış.kırmızı,mavi,sarı,siyah ve beyaz. Süsleme işlevinin yanında Tançong'un kimi pratik işlevleri de varmış.
Bir yandan bina yüzeyini korumak ve kullanılan gereçlerin kabalık ya da nitelik bozukluğunu saklamak için kullanılırken ,bir yandan da bina yada nesnenin niteliği ve toplumsal konumunu da vurgularmış.
Tançong, Seul ve dışında ,geleneksel binaların çoğunda,örneğin tapınaklarda görülebilirmiş.



13.GELENEKSEL SİMGELER

Geleneksel simgeler ,kaynaklarını ideograflardan(kavram-simgeler)alıryormuş.ilk olarak ,kişinin çevresine ilişkin temel gereksinimlerini ve duygularını anlatmak için bir araç olarak başlamış ve evrensel bir süsleme sanatı olarak gelişmiş.
Geleneksel Kore’de kullanılan simgeler arasında ,ejder ile ankakuşu,bir de Kore ulusal bayrağı Tegıki’de kullanılan Tegıki bulunurmuş. Tegıki,dinginlikle etkinlik,zayıflıkla güç,karanlıkla aydınlık ve erkekle dişi gibi evrensel güçleri simgeleyen iki zıt öğeden oluşur:yin ile yang.
On , uzun yaşama simgesi de yaygın olarak bilinir:kayalar,dağlar,su,çam ağaçları,kaplumbağalar,ölümsüzlük mantarı ve güneş.



14.ÇASU:El Oyası


El süslemesi,eskiden katlanabilen panolar gibi süs eşyaları,ayrıca giysiler üzerinde de eskiden sıkça kullanılırmış. Ayrıca ,yastık yüzleri,gözlük kapları,yastıklar ve tütün ,kaşık,yemek çubukları ve fırçaların konduğu kutular gibi evdeki birçok eşyayı süslemek için de kullanılırmış.
Düğünlerdeki tören giysilerinin dışında ,sıradan insanların oyalı giysiler giymesine izin verilmezmiş. Yalnız süsleme amacıyla yapılan oyalardan farklı olarak ,tapınaklarda yontuları süsleyen budaistlerin çasu’su din inancından kaynaklanıyormuş.


15.KAĞIT SANATLARI


Koreliler’in tarihsel olarak saygı gören bir kağıt yapma geleneği vardır ve yerel üretilen iyi nitelikteki kağıtla dolap,sandık,kapaklı çanak,büyük çanak,kavanoz ve tepsi gibi eşyalar yapmışlar.
Çok sevilen başka eşyalar arasında kilim,perde,çömçe,sadak,pudra kutusu,ayakkabı,lavabo ve lazımlık de vardır. 
Bütün bu kağıt ürünlerde vernik kullanılarak hem görünüşleri çekici hale getirilir hem de su geçirmezlik sağlanarak dayanıklılıklarını artırırlarmış. En eski kullanılan vernik,olmamış Japonya hurması suyu,pirinç zamkı,perilla yağı karışımıdan oluşuyormuş.



16.BOCAGİ:Bohça

Bocagi,Korelilerin bir şey sarmak,saklamak ya da taşımak için kullandıkları , değişik büyüklük , renk ve tasarımları olan ,kenarları sağlamlaştırılmış kumaşlardır.
Bocagi,bugün daha az sıklıkta ama hala kullanılıyormuş.günlük işler için yapılmışsa da bocagi belli törenlere güzellik ve gösteriş katarmış.
Korelilerin sanatsal yeteneği ev kadınlarının özellikle artık kumaş parçalarının ziyan olamaması için yaptıkları yemelı bohçalarda kendini gösteriyormuş. El oyasıyla yapılan resim ve simgeler de bocagileri daha sevimli yaparmış.Kullanılmadıkları sürelerde bocagiler,katlanıp küçük bir mendil büyüklüğünde saklanırmış.




17.HALK RESİMLERİ


Halk resimleri,eski Kore’de sıradan insanlarca evlerini süslemek ya da uzun ve mutlu bir yaşam dileklerini anlatmak için sık sık kullanılan yapıtlardan oluşuyormuş.
Daha çok manzara,kuş ve çiçek,resimlerinin ağırlıkta olduğu soylu sınıf resimlerinden değişik olarak,halk resimleri bir yandan gülmece,bir yandan da yaşam ve dünyaya ilişkin yalın ve saf düşüncelerle doluymuş.
Halk resimleri,aşağı sınıftan oldukları anlaşılan sanatçılarla oluşturulmuşsalar da resimleri kral saraylarından yada tapınaklardan tutun da uzak köylerdeki çiftçilere kadar her kesimden insanlarca kullanılmıştır. Resimlerde, cesur çizimler,canlı fırça işlemleri ve parlak renkler belirgin olarak ortaya çıkar.



18.SESİ:Mevsimsel Gelenekler

Mevsimsel gelenekler,Ay takviminde gösterilen mevsim dönüm günlerinde yapılan törenleri içerir.Örneğin;yeni yılın ilk gününde ,Koreliler,atalarını mezarlarında anarlar,yiyecek ve şarap sunarak bir anma töreni düzenlerlermiş. Törenden sonra ,sebe (aile büyükleri önünde saygıyla eğilmek)yapılıyormuş. İlk dolunayın onbeşinci gününden önceki gün ,samandan bir kukla yapılarak suya atılırmış. Bu gelenek ülkenin birçok yerinde artık görülmemekteymiş,ama mevsimin sebzelerinden çeşitli yemekler hazırlayıp yeme hala yaygınmış. Sekinci ayın onbeşinci günü olan Çusok’ta (bir şükran günü)anma törenleri için ataların mezarları ziyaret edilirmiş. O gün için hazırlanan özel yiyeceklerden biri de susam,fasulye ,ceviz,ve başka taze ürünler içeren songyon’muş.



19.YAŞAM GEÇİŞ TÖRENLERİ

Kore’de kişinin yaşam boyu geçtiği önemli basamaklar ve bunlara ilişkin değişiklikler Kwanhınsance olarak biliniyormuş ve erginleşme,evlenme,ölüm ve atalara saygı aşamalarından oluşuyormuş. Erginliğe ulaşma töreni çok basitmiş. Oğlan çocuklarının uzun saçları tepede bir topuz yapılarak kendilerine bir gat(at kılından yapılan bir geleneksel Kore şapkası)verilirmiş.

Kız çocuklarının saçları çignon biçiminde örülerek pinyon denen uzun süslü bir firketeyle tutturulurmuş. Nikah törenleri gelinin evinde yapılır ve yeni evliler damadın evine gitmeden önce birkaç günlerini gelinin evinde geçirirlermiş.
Cenaze törenleri geleneksel olarak çok karmaşık törenlermiş. Yas genellikle 2 yıl sürer ve bunu belli duaların yapılmasını gerektiren çok sıkı kuralların uygulanması izlermiş. 




20.BAHÇELER


Kore bahçe sanatının arkasında yatan temel kavram,bahçenin doğadan bile daha doğal bir görünüm sunmasıymış. Çoğu durumlarda,doğanın işi gibi görünen birçok şeyin,yakından bakıldığında,bilinçli çabaların sonucu olduğu görülürmüş. 
En iyi korunmuş eski bahçelerinden biri olan Kyongcu,Kyongsangbuk-do’daki Anapci havuzuymuş.görülmedik güzellikteki bir bahçe olan Seul’deki Çangdokkung Bahçesi’nde resim gibi pavyonlar,nilüfer havuzlar,merdivenler,taş köprüler,su arkları gibi geleneksel Kore bahçesinin temel ögeleri bulunurmuş.